Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınmasının 90. Yılı münasebetiyle Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi, Uşak Kent Konseyi Kadın Meclisi ve İzmir Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği Uşak Şubesi iş birliğiyle "Türk Tarihi Boyunca Türk Kadını" adlı panel düzenlendi.
Uşak Üniversitesi Mustafa Kemal Paşa Amfisinde gerçekleştirilen panele Uşak Valisi Dr. Naci Aktaş’ın eşi Nagihan Aktaş Hanımefendi, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfi Özav, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Sadiye Tutsak, Uşak Kent Konseyi Başkanı İbrahim Karadedeli ve yönetim kurulu üyeleri, Uşak Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Gülay Danacı ve meclis üyeleri, il protokolü, Uşaklı kadın muhtarlar, akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katıldı.
Nagihan Aktaş Hanımefendi panelin açılış konuşmasında 5 Aralık 1934’te Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en önemli devrimlerinden biri ile kendisine seçme ve seçilme hakkı tanınan Anadolu kadınının, bu hakkı dünyanın pek çok ülkesinden önce elde etmiş olmanın haklı gururunu yaşadığını belirterek 1934’te yanan meşale ile artık siyasal yaşama aktif katılım sağlayan kadınlarımızın bugün eğitimden siyasete, spordan bilime, bilimden sanata pek çok alanda varlık göstererek önemli çalışmalara ve büyük başarılara imza atmaya devam etmekte olduğunu ifade etti. Aktaş, “Cennet, anaların ayakları altındadır.” anlayışına sahip bir inancın evlatları olarak bizler, güçlü kadının, güçlü aileyi, güçlü ailenin güçlü toplumu, güçlü toplumun da güçlü bir medeniyeti inşa edeceğinin bilincindeyiz.Büyük önderin “Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye lâyıksın.” sözünü bir kez daha hatırlatarak, bu anlamlı gün vesilesiyle buradan tüm kadınlarımıza sağlık, başarı, mutluluk diliyor ve hepinize saygılar sunuyorum’’ şeklinde konuştu.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfi Özav, Uşak Üniversitesi olarak bilimsel, sosyal, kültürel ve toplumsal katkı sağlayacak faaliyetler ve etkinlikler düzenlediklerini aktararak Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının Tanınmasının 90. Yılını kutladı. Prof. Dr. Özav, panelde verilecek bilgilerin çok değerli olduğunu belirterek etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.
Uşak Kent Konseyi Başkanı İbrahim Karadedeli ve Uşak Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Gülay Danacı ise yaptıkları konuşmada Uşak Kent Konseyi olarak birçok etkinlik yaptıklarını ifade ederek bugünkü panelin de çok anlamlı bir etkinlik olduğunu belirttiler. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1934 yılında çizdiği vizyonun 90. Yılını kutlamaktan mutluluk duyduklarını söyleyerek etkinliğe katılan herkese teşekkür ettiler ve 5 Aralık Kadın Hakları Günü’nü ve Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınmasının 90. Yılı’nı kutladılar.
Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Sadiye Tutsak konuşmasında merkez olarak Uşak Kent Konseyi Kadın Meclisi ve İzmir Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği Uşak Şubesi iş birliğiyle düzenledikleri panelin anlamlı ve değerli bir etkinlik olduğunu belirterek Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı Tanınmasının 90. Yılı’nı kutladı. Prof. Dr. Tutsak konuşmasında “Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.” diyen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadınının medeni hayatta hak ettiği yere gelmesi için büyük çabası oldu. Kadının siyasi hayata katılabilmesi için bir dizi düzenlemelerin yapılması son derece kıymetlidir. Türk kadını kendisine minnettardır. Türk kadınlarımızın da tanınan bu hakların kıymetini bilme ve bu hakları kullanma iradesini, azim ve kararlılığını göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Bu inkılabın başarıya ulaşmasında kadınların engelleri aşmasında kadın iradesi yanı sıra toplumun sağlayacağı katkı da son derece önemlidir’’ ifadelerini kullandı.
Açılış konuşmalarının ardından "Türk Tarihi Boyunca Türk Kadını" adlı panel gerçekleşti. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Sadiye Tutsak’ın yaptığı panelde Uşak Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümünden akademisyenler konuyla ilgili sunumlarını yaptılar. Doç. Dr. Selcen Özyurt Ulutaş ‘‘İslam Öncesi Dönemlerde Türk Kadının Devlet Yönetiminde Yeri’’, Dr. Gülmis V. Canik "Ortaçağ'da Türk Kadın Tasvirleri", Doç. Dr. Leyla Aksu Kılıç "Osmanlı Belgelerinde Kadın" ve Prof Dr. Filiz Çolak ise "Türk Kadınına Siyasal Hakların Verilmesi ve Cumhuriyet Döneminde TBMM’de Kadın Temsili’’ konularında bilgiler aktardılar.
Doç. Dr. Selcen Özyurt Ulutaş, İslam öncesi dönemde Türk devletinde kağandan sonra ikinci sırayı hatunların aldığına dikkati çekerek ‘Hatunlar, kağanlar gibi töre ile Hatunluk tahtına otururlardı ve kağan ile beraber hükümet ediyorlardı. Eski Türk toplumlarında kadınlar sosyal ve siyasal hayatın her noktasında aktif olarak yer almış, saygı gösterilmiş ve değer verilip, korunmuş bireyler olarak yaşamışlardır. Ayrıca eski Türk toplumlarında ata binmek, avlanmak, dövüşmek ve şaman ayinlerini düzenlemek gibi görevleri üstlenebilirlerdi. Boyları üzerinde çok etkili oldukları ve hatta devlet içinde görevlere geldikleri dönemler olmuştur’’ dedi.
Dr. Gülmis V. Canik, Ortaçağ Batı dünyasının kadının toplumdaki yeri bakımından karanlık bir dönem olarak karşımıza çıktığını, Türk dünyası için ise durumun çok daha olumlu olduğunu belirterek bu dönemde Türk toplumunda kadının Avrupa ile karşılaştırıldığında, aralarında Türk kadını lehine olmak üzere, büyük farklar görüldüğünü söyledi.
Doç. Dr. Leyla Aksu Kılıç ise Osmanlı döneminde kadını anlattığı konuşmasında haklarında geniş bir kaynak yelpazesi bulunan seçkinler zümresi kadınların dışında kalan kadınlara, sadece kadı sicilleri ile muhallefat/tereke defterlerindeki ve nadir de olsa temettuat defterlerinde geçen hane sahibi kadınlara değindi. Doç. Dr. Aksu Kılıç, bu kadınlardan hareketle üç farklı dünyanın kadınlarını tanıttı ve Osmanlı dönemindeki kadınların gündelik hayatlarını ve eşyalarını paylaşarak Osmanlı dönemindeki kadınların dünyasına bir pencere açtı.
Prof. Dr. Filiz Çolak ise konuşmasında Türkiye'de kadınların seçme ve seçilme hakkının 3 aşamada gerçekleştirildiğini söyledi. Prof. Dr. Çolak ‘‘İlk olarak 3 Nisan 1930 yılında çıkarılan Belediye Kanunu ile belediye seçimlerine seçme ve seçilme hakkı elde edilmiştir. Belediye Kanunu’nun kabulünden sonraki ikinci adım, 26 Ekim 1933'te Köy Kanunu'nun 20. ve 25.maddelerinde yapılan değişiklikle köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclisine seçilme hakkı elde edilmiştir. Son adımda, 5 Aralık 1934 tarihinde “1924 Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun 10.ve 11.maddelerinin değiştirilmesine ilişkin kanun teklifi”nin kabul edilmesiyle milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır’’ şeklinde bilgi verdi.
Yoğun ilgi gören etkinlik, katılımcılara günün anısına teşekkür plaketlerinin verilmesinin ardından sona erdi.