Uşak Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü tarafından “Sanata Bakmak II: Paradigmalar ve Öngörüler” konulu çevrimiçi panel gerçekleştirildi.

Moderatörlüğünü Doç. Dr. Nazan Düz’ün yaptığı çevrimiçi panelde Resim Bölümü öğretim üyeleri Doç. Evrim Özeskici ve Dr. Öğr. Üyesi Zafer Güngen konuşmacı olarak yer aldı. Yoğun ilgi gören konferansta Uşak Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şebnem Ruhsar Temir Gökçeli, bu etkinliğin gerçekleşmesinden ve panelde konuşmacı olarak yer alan öğretim üyelerinin başarısından mutluluk duyduğunu belirterek teşekkürlerini sundu. 

Panelde Doç. Dr. Evrim Özeskici, sanatın tarihsel sürecinde etkili olan faktörler, süreçler ve sanat akımlarına değinerek modernizmden başlayarak güncel sanatın gelişimini de ele aldı. 20. Yüzyıl başlarında ortaya çıkan sanat akımlarını; toplum, sanatçı ve eser üçleminde inceleyen Doç. Özeskici, konuyla ilişkili olan sanatçı ve eser analizlerine yer vererek; "sanatçı, eser, alıcı" ilişkisindeki değişkenlerin neler olduğuna yönelik saptamalarda bulundu.

Dr. Öğr. Üyesi Zafer Güngen, “sanat yapıtının gerçek etkileyiciliğini ne sağlamaktadır?” sorusu ile başlayan sunumunda, eğer bir sanat yapıtının gerçek gücü merak ediliyorsa, bağlamını güçlendiren bazı özelliklerinden mahrum bırakıp, tekrar bakmak gerektiğini belirtti. Sanat yapıtının değerinin, sanatçının öznel ifade gücünden kaynaklandığını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Güngen bu sözlerini, farklı disiplinlerden gerek popüler eserler ve gerekse Rönesans’tan Çağdaş Sanata uzanan yelpazede değişimin farklı seçkileri ile örneklendirdi. Postmodern zamanlardan itibaren sanat adına bir geçiş sürecinin içerisinde bulunduğumuzu hatırlatan Güngen, bu sürecin doğal sancılarının yaşandığını belirtti. Güngen, teknolojinin, yaşama kattığı rahatlık ve hız ekseninde, yavaş kalan ve zaman isteyen çok meşakkatli bir duruma dönüşen sanat sevgisinin, maalesef tekrar yüksek kültürün tekelinde kalmaya başladığını da belirterek özellikle insanların tüm korkularından sıyrılarak, estetik beğenilerini ve yaşam kalitelerini yükseltmek adına sanatla bütünleşmek yolunda hareket etmeleri gerekliliğini vurguladı. Bu yüzyılın başından itibaren doğan yeni neslin çok şanslı olduğunu düşündüğünü belirten Güngen, “Onlar, yirminci yüzyılda da örneğini gördüğümüz gibi, bundan belki yirmi yıl sonra gerçekleşecek sanatsal patlamanın/yükselişin tam merkezinde olacaklar. Bizim görevimiz korkmadan, gençlere güvenmek. Ben kendi adıma gençlere inanıyor ve çok güveniyorum.”şeklinde konuştu.

Panel soruların cevaplanmasının ardından sona erdi.